Sri Lanka’da Paskalya günü olan geçen pazar üç kilise ve dört otele düzenlenen saldırılarda ölenlerin sayısı 359’a yükseldi. Gözaltına alınanların sayısı 58’e çıkarken saldırılarda 8 intihar bombacısının yer aldığı, ikisinin kardeş, ikisinin de karı-koca olduğu belirtildi. 
PASKALYA günü yaşanan katliamların ardından Sri Lanka’da toplu cenaze törenleri devam ederken, can kaybının 359’a yükseldiği bildirildi. Saldırıların nedeni ve arkasındaki kişi ya da gruplar araştırılıyor. Yeni gözaltılarla şüpheli sayısı 58’e çıktı. Terör örgütü DEAŞ, önceki gün saldırıları üstlendiğini açıklamıştı. Sri Lanka Devlet Başkanı Maithripala Sirisena, güvenlik kuvvetleri ve polis yapılanmasında ‘büyük değişiklikler’ yapılacağını açıkladı. Sirisena, savunma müsteşarı, genelkurmay başkanı ve emniyet müdürünün görevden alınacağını ve bu kişilerin yerine 24 saat içinde yeni atamalar yapılacağını duyurdu. Saldırılara dair yeni açıklamalar ise Savunma Bakanı Yardımcısı Ruwan Wijewardene’den geldi.
‘PARLAK’ PROFİLLER
8 saldırgandan 7’sinin görüntüsü teşhis edilirken, Wijewardene, saldırıda yer alan intihar bombacılarıyla ilgili yeni detayları kamuoyuyla paylaştı. Bombacıların ‘parlak profilleri’ ise dikkat çekti. Bombacılardan birinin, lisansını İngiltere’de, yüksek lisansını da Avustralya’da tamamladığı belirtildi. Basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Wijewardene, tüm saldırganların yurtdışına seyahat ettiğini aktardı. Wijewardene, “(Saldırganların) hepsi iyi eğitimli; orta ve üst orta sınıf ailelere mensup. Ekonomik olarak bağımsız ve istikrarlı oldukları söylenebilir. Bu endişe verici bir durum” diye konuştu. Saldırganların yurtdışı seyahatlerinde radikalleştiklerinden şüpheleniliyor.
HAMİLE İNTİHAR BOMBACISI
Saldırganlara ilişkin bir diğer çarpıcı detay da kendilerini ve çocuklarını canice teröre alet eden İlham ve Fatima İbrahim çifti oldu. Shangri-La Hotel’deki bombalı saldırının arkasında olduğu düşünülen İlham İbrahim, burada 36 kişinin ölümünden sorumlu tutuluyor. Hamile eşi Fatima’nın ise patlamanın ardından özel harekât birliklerinin eve düzenlediği operasyonda kendini havaya uçurduğu, karnındakiyle birlikte dört çocuğu ve üç polisin de öldüğü bildiriliyor. İlham’ın erkek kardeşi İnşaf da Cinnamon Grand Hotel’deki bombalı saldırıdan sorumlu tutuluyor.
BAHARATÇI AİLE
İlham ve İnşaf kardeşlerin, başkent Colombo’nun sosyetik bölgelerinde yaşadığı ve varlıklı bir yaşam sürdüğü kaydedildi. İnşaf İbrahim’in dört çocuğu ve eşiyle birlikte yaklaşık 2 milyon dolar değerinde altı odalı lüks bir evde yaşadığı bildirildi. İnşaf aynı zamanda 50 çalışana sahip başarılı bir bakır şirketinin sahibiydi. İki kardeşin internetten DEAŞ bağlantılı hesaplardan etkilendiği öne sürülüyor. Kuyumculuk sektöründe çalışan İnşaf’ın eniştesi Aşkan Alevdin, ‘büyük bir şokta olduklarını’ ifade ediyor. Bombacı kardeşlerin, baharat tüccarı olan babalarının ise gözaltına alındığı belirtildi.
DEAŞ BAĞLANTISI ARAŞTIRILIYOR
Kesin olmamakla birlikte, saldırıların terör örgütü DEAŞ’la koordineli yapılmış olabileceğine dair birçok emare olduğu belirtiliyor. Saldırıların ideolojik gerekçelerle gerçekleştirildiğini söyleyen Savunma Bakan Yardımcısı Wijewardene, DEAŞ’tan para yardımı ve ilham alınmış olabileceğini ifade etti. Hükümet yetkilileri, saldırıların arkasında yerelde etkili bir grup olan radikal İslamcı Ulusal Tevhid Cemaati’ne işaret ediyor. Grubun DEAŞ lideri Ebubekir el Bağdadi’ye de biat etmiş olabileceği de öne sürülen iddialar arasında. Bu bağlamda saldırganların uluslararası bağlantıları araştırılıyor.
YENİ SALDIRI TEHLİKESİ
Saldırıların önlenmesi konusunda hükümetin ‘büyük istihbarat açığı’ olduğunun altı çizilirken, yükselen tansiyon sonrası yeni saldırı tehlikesine dikkat çekildi. Yerel güvenlik birimleri, dün, yani saldırıdan tam 3 gün sonra yeni bir bombanın imha edildiğini duyurdu. Büyük bir alışveriş merkezindeki motosiklete gizlenen bombalı düzeneğin kontrollü bir şekilde imha edildiği duyuruldu.
Kesin olmamakla birlikte, saldırıların terör örgütü DEAŞ’la koordineli yapılmış olabileceğine dair birçok emare olduğu belirtiliyor. Saldırıların ideolojik gerekçelerle gerçekleştirildiğini söyleyen Savunma Bakan Yardımcısı Wijewardene, DEAŞ’tan para yardımı ve ilham alınmış olabileceğini ifade etti. Hükümet yetkilileri, saldırıların arkasında yerelde etkili bir grup olan radikal İslamcı Ulusal Tevhid Cemaati’ne işaret ediyor. Grubun DEAŞ lideri Ebubekir el Bağdadi’ye de biat etmiş olabileceği de öne sürülen iddialar arasında. Bu bağlamda saldırganların uluslararası bağlantıları araştırılıyor.
YENİ SALDIRI TEHLİKESİ
Saldırıların önlenmesi konusunda hükümetin ‘büyük istihbarat açığı’ olduğunun altı çizilirken, yükselen tansiyon sonrası yeni saldırı tehlikesine dikkat çekildi. Yerel güvenlik birimleri, dün, yani saldırıdan tam 3 gün sonra yeni bir bombanın imha edildiğini duyurdu. Büyük bir alışveriş merkezindeki motosiklete gizlenen bombalı düzeneğin kontrollü bir şekilde imha edildiği duyuruldu.