İsveçli şirket IQAir’in araştırma kolu ile çevre hareketi Greenpace tarafından, gözetim istasyonlarındaki verilerden hareketle hazırlanan rapora göre ülkelerin yüzde 84’ünde ince partikül kirliliği düzeyi azalsa da halen yüzde 75’inde aşırı düzeyde kalmaya devam ediyor.
Rapora göre verilerin mevcut olduğu 106 ülkeden sadece 24’ü Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) partiküllere ilişkin normlarına uyuyor. Bir insan saçının çapının otuzda biri kadar olan partiküller bu sayede akciğer yoluyla kan sistemine sızıyor, astım akciğer kanserleri veya kardiyovasküler hastalıklara yol açıyor.
WHO, dünya genelinde 7 milyon prematüre ölümün çoğunluğunun PM2,5 partiküllerinin yol açtığı hava kirliliğinden kaynaklandığını belirtiyor. PM2,5 kum fırtınaları, orman yangınları, tarım, endüstri ve fosil enerji yakıtından çıkıyor.
Araştırmaya katılan Enerji ve Hava Araştırmalar Merkezi CREA’dan Lauri Myllyvirta, Covid kaynaklı kısıtlamalar fosil yakıt tüketiminde keskin bir düşüşe yol açtığı için, dünyanın birçok bölgesi 2020’de hava kalitelerinde benzeri görülmemiş ama geçici iyileşmeler yaşadı” dedi.
Myllyvirta, bu düşüşün dünya genelinde onbinlerce kişinin ölümünü engellediğini belirtti.
Araştırmalar, hava kirliliğine maruz kalmanın Covid-19 karşısındaki kırılganlığı arttırdığı ve virüsün dolaşımını kolaylaştırdığına işaret ediyor.
2020’da hava kalitesindeki iyileşme, bölgesel birçok araştırmada da tespit edildi. Covid-19 kısıtlamalarının kaldırılması veya gevşetilmesiyle birlikte kirlilik yeniden tırmanışa geçti.
Önceki yıllarda olduğu gibi Güney ve Doğu Asya, PM2.5’in 2020’de en fazla etkilediği bölgeler oldu. Dünyanın en kirli 50 kentinden 42’si Bangladeş, Hindistan ve Pakistan’da bulunuyor. Bunlara Çin de eklenirse, 50 en kirli kentin 49’unu bu dört ülke temsil ediyor. Oysa Çin’de ölümlerin yapıldığı kentlerin yüzde 86’sında genel bir iyileşme gözlemlendi.
Başkentler arasında en kirlisi 2019’da odluğu gibi Yeni Delhi olarak kaldı. Bu kentteki kirlilik derecesi, WHO’nun maksimum olarak belirlediği sınırın sekiz kat üzerinde bulunuyor. Yeni Delhi’yi Dakka, Ulan Bator, Kabil ve Doha takip ediyor. Listede İslamabad 11’inci sırada, Pekin 15’inci sırada yer alıyor.
Diğer uçta ise, kirliliğin en az olduğu Stockholm, Helsinki ve Wellington bulunuyor.
Küresel ölçekte hava kirliliğinde düşüş olsa da nadir bir istisna olarak ABD dikkat çekiyor. ABD’de yüze 6,7 oranındaki kirlilik artışı, özellikle ülkenin kuzey batısını vuran mega orman yangınlarından kaynakları olarak görülüyor. 2020’de incelenen Amerikan kentlerinin yüzde 38’inin WHO normlarına uymadığı belirtildi. 2019’da bu oran yüzde 21 olarak kayda geçmişti.