Maraş’ta katledilenler Bursa’da anıldı: Katliam Türkiye’nin kara kutusudur

0
84

Bursa’da Alevi-Bektaşi Dernekleri Platformu, Maraş Katliamı’nda hayatını kaybedenleri andı. Yapılan basın açıklamasında Maraş Katliamı’nın Türkiye’nin “kara kutusu” olduğu vurgulandı.

Maraş Katliamı’nın 44. yılı dolayısıyla Bursa Fomara Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı.

Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE), Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV), Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Alevi Kültür Dernekleri (AKD) Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) adına basın açıklamasını Evrensel Sevgi Derneği Başkanı Fedai Fidanoğlu okudu.

“TARİHİN EN KORKUNÇ KATLİAMLARINDAN BİRİ” 

Fedai Fidanoğlu, “Maraş Katliamı noktasına, virgülüne kadar hesaplanmış, planlı ve örgütlü bir saldırıydı” diyerek şu açıklamayı yaptı:

“19 Aralık 1978 günü başlayıp tam bir hafta süren ve insanlık tarihinin en kara günlerinden biri olarak tarihe geçen Maraş Katliamı’nın 44.yılında katledilen canlarımızı bir kez daha anıyor ve anıları önünde saygı ile eğiliyoruz. Resmi rakamlara göre 120, gerçekte ise çok daha fazla insanın korkunç yöntemlerle katledildiği yüzlerce insanın yaralandığı, binlerce insanın toprağını terk etmek zorunda kaldığı Maraş Katliamı bir Alevi Katliamı’dır ve hala “Türkiye’nin kara kutusu” olma özelliğini korumaktadır. Maraş Katliamı’nın üzerinden 44 yıl geçti. Yaşanan bu katliam, basit bir ‘Alevi-Sünni’ düşmanlığı ile açıklanamayacak kadar ciddi nedenleri ve derin sonuçları olan bir katliamdır.

Katliamın her bir evresi ve olası sonuçları en ince ayrıntılarına kadar hesaplanmış ve özel harp dairesi ile devlet içinde yuvalanmış çetelerin bizzat rol oynadığı bir katliamdır. 7-8 gün süren katliam süresince devlet hiçbir müdahalede bulunmamış ve adeta birçok legal ve illegal birimleri ile katliama katkı sunmuştur.

Bütün bunlara rağmen 44 yıl boyunca katliamın arkasındaki güçler ve katliam sırasında bizzat rol oynayan kurum ve tetikçiler açığa çıkarılmamış ve katliam tüm yönleri ile aydınlatılmamıştır. Tersine birçok sorumlu ve tetikçiye devlet kademelerinde çeşitli görevler verilmiş veya siyasette yükselip, milletvekili yapılarak ödüllendirilmişlerdir. Maraş Katliamı, bugünkü Türkiye’nin yollarını döşeyen, yaşanılan her türlü sosyo-ekonomik, siyasal meselenin tam da sonuçlarından biri olan tarihin en korkunç katliamlarından birisidir. 12 Eylül 1980 askeri faşist cuntasının iş başına getirilmesi ve dolayısı ile 24 Ocak Ekonomik Kararlarının her hangi bir muhalefete takılmadan hayata geçirilmesi için planlanmış bir Alevi katliamıdır.

Maraş Katliamının sorumlularını bilerek ve isteyerek ortaya çıkarmayan devlet ve siyasal iktidarlar, Çorum, Sivas, Madımak, Gazi, Gezi, Suruç, Roboski, Cezaevleri, Soma, Amasra ve adını sayamadığımız binlerce katliam ve cinayetin işlenmesine de cesaret vermiştir. Nihayetinde de bu saydığımız hiçbir katliamla, faili meçhul cinayetlerle, siyasi suikastlarla hesaplaşılmamıştır. Gelinen aşamada da siyasal iktidarın böyle bir niyeti de yoktur. Gelinen aşamada hakkını arayanlara ve adalet isteyenlere yönelik, yok etme ve öldürme arzusunun, insanlık dışı bir hırsla devam ettiği topraklarda yaşıyoruz.

Biz Aleviler olarak, laik, demokratik, özgür bir ülkede herkesin eşit haklarla, eşit koşullarda, barış içinde, birlikte, bir arada yaşama iradesinden ve inadından vazgeçmeyeceğiz. Bizler; demokrasinin, insan haklarının, özgürlüklerin, hukukun üstünlüğünün, adaletin yeşermesini istediğimiz bu coğrafyada katliamlarla yüzleşmenin şart olduğunu düşünüyoruz. Türkiye Halkları ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti geçmişiyle, tarihiyle, katliamlarla yüzleşmek zorundadır. Bu yüzleşme gerçekleşmeden bu ülkeye demokrasi asla gelmeyecektir. Demokrasinin olmadığı bir yerde, barıştan, özgürlüklerden ve en önemlisi yaşam hakkından ve hatta ekmek ve aştan bahsetmek mümkün olmayacaktır.

Akıtılan bunca kanın hesabı sorulana kadar, her alanda var olacağız. Bu ülkedeki farklı inanç ve kültürlere mesafe koymadan, ötekileştirmeden, bu kan gölüne çevrilmiş topraklara barış, eşitlik ve adalet gelene kadar mücadelemize devam edeceğiz.

Laik ve Demokratik Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz. Maraş Katliamı’nı unutmadık, unutturmayacağız!”

(HABER MERKEZİ)