İngiltere Glasgow Üniversitesi’nde yapılan araştırma sonuçlarını paylaşan Survivor Dijital Medya Pazarlama Ajansı Başkanı Reyhan Açıkelli, “Araştırmaya katılanların üçte biri Instagram, WhatsApp ve Facebook gibi uygulamalara beş saat veya daha fazla zaman harcıyor. 13 ila 15 yaşındaki çocuklar uyumadan önce cep telefonlarına baktıklarından dolayı yatma vakitlerini erteliyor ve sabah uyanmakta zorlanıyorlar” dedi.“KALİTELİ UYKU SÜRESİNDE FARK YARATIYOR”
Konu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Reyhan Açıkelli, “Gittikçe daha fazla insan uyumadan önce telefonlarını kontrol ediyor. Bu, gençler arasında bir sorun gibi görünebilir, ancak yalnız değiller. Tüm yaş gruplarındaki cep telefonu sahiplerinin yaklaşık yüzde 75’i uyku öncesinde cep telefonlarına baktıklarını kabul ediyor ve neredeyse yarısı sosyal medya platformlarını günde en az bir kez ziyaret ettiğini söylüyor. Araştırmacılara göre, sosyal medyaya ara vermek uyku alışkanlıklarının düzelmesine ve kaliteli uyku süresinin genel kalitesinde fark yaratabilir” diye konuştu.
“KORONAVİRÜS SOSYAL MEDYA KULLANIMINI ARTIRDI”
Koronavirüs salgının sosyal medya kullanımında yarattığı artışa dikkat çeken Açıkelli, “Fakat ne yazık ki Kovid-19 salgını nedeniyle okulların uzaktan eğitime geçmesi, aynı zamanda birçok iş yerinin de evde çalışma düzenini tercih etmesi nedeni ile geçtiğimiz yıldan bu yana sosyal medya kullanımında çok fazla artış yaşandı. Ve bu hiç şaşırtıcı değil, şimdi hepimiz her zamankinden daha fazla bilgi sahibi olmaya, eğlenmeye ve bağlı kalmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
Uzmanların ortalama bir yetişkinin gecede 5 ila saat 7 kaliteli uyku almasını önerdiğine dikkat çeken Açıkelli, sosyal medyanın uyku miktarını ve kalitesini etkilediğine dair işaretler arasında yorgunluk ve sabahları tamamen dinlenememiş hissederek uyanmamak sayılabilir “dedi.
“TELEFONUNUZU YATAK ODANIZDAN UZAK TUTUN”
Sosyal medyayı potansiyel olumsuz etkileri en aza indirmeye yardımcı olacak şekilde kullanmanın üç ipucunu paylaşan Açıkelli, “Araştırmalar, mobil cihazlar ve bilgisayarlar tarafından yayılan mavi ışığın, vücudun doğal uyku hormonu olan melatonin üretimini engellediğini gösteriyor, bu da sosyal medya kullanımı ile uykusuzluk arasında bir bağlantı olduğunun ispatı niteliğinde bu nedenle uyumaya giderken telefonunuzu başka odada bırakmanız kaliteli bir uyku için önemli bir adım olacaktır” diye konuştu.
“BİLGİ KİRLİLİĞİNE KARŞI DİKKATLİ OLUN”
Açıkelli, “Sosyal medyada gündem çok hızlı değişiyor ve bu eğlencelidir, zamanın nasıl geçtiğini anlamamamıza neden olur. Fakat kitap okumak, el becerisi gerektiren hobilerle uğraşmak da zihnin farklı çalışmasını sağlamaya yardımcıdır ve daha dinlenmiş ve dinç hissetmenizi sağlarlar. Sosyal medya ve diğer dijital platformlar söylentilerin, mitlerin ve yanlış bilgilerin yayılmasına yardımcı olabilir” dedi.
“Sosyal medyadaki bilgileri değerlendirirken şu yönergeleri izleyin” diyen Açıkelli, “Resmi hükümet veya sağlık hizmetleri web siteleri ve sosyal medya kanalları gibi güvenilir kaynakları kullanın. Haberin güvenilirliğini teyit etmek için kaynaktan gelen diğer bilgileri, bağlantıları ve haberde yer alan kaynaklar da dâhil olmak üzere tüm verileri farklı platformlar üzerinden araştırın. Değerlendirmeleri tek bir kanal üzerinden yapmayın” şeklinde önerilerini sıraladı.