<b>21 Şubat Dünya Anadil Günü vesilesiyle açıklama yapan Kürt dil dernekleri, kurumlar ve yazarlar, yüz yıllık asimilasyon ve yok etme politikasının sürdürüldüğünü belirterek,</b> <b>‘Anadilimize sahip çıkalım ve mücadele edelim’çağrısı yaptı</b>
Kürt PEN, Mardin Mezopotamya Yazarlar Derneği, Birca Belek Dil ve Kültür Derneği, Kürt Yazarlar Derneği ve Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED DER), 21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla Diyarbakır’da bulunan Kürt Yazarlar Derneği binasında açıklama yaptı. Açıklamaya, derneklerin yöneticileri ve üyeleri ile Hakların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır İl Eşbaşkan Vekili İrfan Söner katıldı. Açıklama, Kürtçenin Kurmancî lehçesinde yazar Bahattin Robar, Kurmançkî lehçesinde ise yazar Roza Metina tarafından okundu.
Egemen devletlerin tutumu
Yazar Bahattin Robar, anadillerinin varlık nedeni olduğunu belirterek, Kürt dilinin binlerce yıllık yerli bir dil olduğunu ancak Kürtçenin günümüzde yok olma tehlikesi altında olduğuna dikkat çekti. Robar, egemen devletlerin 20’nci yüzyıl düşüncesiyle hareket etmeye devam ettiklerini belirterek, özellikle Ortadoğu’daki devletlerin yerli dilleri kendilerine tehdit ve zorluk olarak gördüklerini söyledi. Robar, “Dil; bir toplumun varlığı ve tarihidir. Bu iki durum doğrudan birbiriyle bağlantılıdır” dedi.
‘Dillerin önündeki engeller kaldırılsın’
21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla Kürt halkına çağrıda bulunan Robar, “Anadilimize sahip çıkalım ve ortak bir zeminde dil, kültür, sanat ve kimliğimiz için mücadele edelim. Kürtçenin resmi dil ve eğitim dili olması için mücadelemiz devam edecek. Ayrıca hükümet yetkililerine de dillerin önündeki engellerin kaldırılması, Kürt dilinin eğitim dili ve resmi dil olarak kabul edilmesi çağrısında bulunuyoruz. Tüm halkların 21 Şubat Dünya Anadil Günü kutlu olsun” dedi.
Robar sözlerini şöyle sürdürdü: Sadece evlerde değil, işyerlerinde, sokakta, mahallede, her yerde Kürtçe konuşmalı, Kürtçe için yapılan kampanyalara destek olunmalıdır. Ancak bu şekilde Kürtçeye yönelik saldırılara sonlandırabiliriz ve Kürtçeyi özgürleştirebiliriz.
Babat: Anadil bir haktır
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Van Şubesi, 21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla sendika binasında açıklama yaparak, şiir dinletisi düzenledi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) yöneticileri ve Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivistleri de etkinliğe katıldı.
Eğitim Sen Şubesi Örgütlenme Sekreteri Lokman Babat, Türkiye’de birçok dilin asimilasyon kıskacında olduğuna dikkat çekti. Ülkede farklı dillerin geliştirilmesi önünde engeller çıkarıldığını belirten Babat, bu dillerden birisinin de Kürtçe olduğunu söyledi. Asimilasyon uygulayanların farklı yöntemlere başvurduklarına değinen Babat, uluslararası sözleşmelerde anadilde eğitimi bir hak olduğuna işaret etti. Babat, “Ancak Kürtler ve diğer azınlıklara bu hak tanınmıyor. Aksine diller üzerinden baskı var” dedi.
100 yıllık yok etme politikası
Kürt Araştırmalar Derneği de yaptığı açıklamayla Kürtçeyi yönelik asimilasyon politikalarına dikkat çekti. Derneğin Eşbaşkanı Eyüp Subaşı, 100 yıldır Kürt halkına ve diline yönelik devam eden asimilasyon ve yok etme politikalarına değinerek, yaratılan tahribatları dile getirdi. Anadilin bir toplumun hafızası olduğunun altını çizen Subaşı, Kürtlerin ana dilini yok etme politikalarının, Kürtlerin hafızasıyla birlikte tüm değerlerini yok etmeyi de amaçladığını söyledi. Subaşı, Kürt halkına dili yaşamın her alanında kullanma ve geliştirme çağrısında bulundu.
Kültürel soykırım
Eğitmen Aysel Tabak da Kürtçenin genel kullanımının engellenerek ev içine hapsedilmesinin hedeflendiğini belirterek, “Böylece ağır darbeyi vurarak Kürtçeyi yok etmeyi planlıyorlar. Uluslararası sözleşmeler bu politikaları kültürel soykırım olarak tanımlıyor. Bu yüzden ahlaki, insani ve yurtseverlik görevi olarak bu politikaların gerçekleşmesini engelleyelim. Tüm Kürtlerin bu politikalara cevabı ‘hayır’dır ” diye konuştu.
Tabak, iktidara Kürtçeye ve diğer dillere yönelik asimilasyon politikalarını sonlandırma çağrısı yaptı.
TJA: AKP yasakçı zihniyeti sürdürüyor
Tevgare Jinen Azad (Özgür Kadın Hareketi, TJA), 21 Şubat Dünya Anadil Günü’ne ilişkin yazılı açıklama yaptı. Yapılan yazılı açıklamada Mezopotamya’daki dil, kültür ve inançların yasakçı bir zihniyetle hedef alındığını ve aynı yasakçı zihniyetin bugün AKP tarafından devam ettirildiğini belirtti.
Yüzlerce dil kurumu kapatıldı
Tekçi iktidar ve devlet anlayışının, ‘tek dilci’ bir uygulamanın da sürdürücüsü haline geldiği ifade edilen açıklamada, 21’inci yüzyılda Türkiye’de anadilde eğitim hakkının hala engellendiğini ve bu durumun insan hakları açısından bir “gasp ve utanç” olduğu kaydedildi. Açıklamanın devamında şunlara yer verildi: Devletin, Kürdistan’daki Kürtçe, Arapça, Süryanice gibi anadilleri yasaklayıp mevcut eğitim sistemiyle çocuklara Türkçeyi dayatması çocukların kendi dillerine, kültürlerine, kimliklerine kısacası varlıklarına yabancılaşması ve asimile edilmesi için uygulanan özel savaş yöntemlerinin bir parçasıdır. Özellikle Kürdistan’da, halkın iradesiyle seçilen eş başkanların yerine belediyelere kayyım atanması sonucu yüzlerce dil kurumunun kapatılması, anadilleri ölümsüzleştiren kadınların yer aldığı atölyelerin ve kurumlarının kapatılması ya da işlevsizleştirmesi bu politikaların sonucudur.
‘Anadilde eğitim görememek insan hakları ihlalidir’
Emek ve Demokrasi Platformu, 21 Şubat Dünya Anadil Günü’ne ilişkin Diyarbakır Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (EĞİTİM-SEN) 1 Nolu Şubesinde basın açıklaması yaptı. “21’e Sibatê Rojan Zimanê Zikmakî ê Cîhanê Piroz be” (21 Şubat Dünya Anadil Günü Kutlu Olsun) pankartının açıldığı açıklamada, Kürtçe’nin Dimilkî metnini Eğitim-sen üyesi Semra Birtane, Kurmancî lehçesini ise Türk Tabipler Birliği (TTB) Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Yaşa okundu.
Dilsel çeşitlilik sağlanmalı
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde yer alan anadilde eğitim hakkı olduğunu kaydeden Yaşa, “Eğitim yoluyla değil, aileden, çevreden ve toplumdan öğrenilen bir dil, anadil olarak tanımlanır” şeklinde konuştu. İnsanların anadilinde eğitim alamamaları insan hakları ihlali olduğunu belirten Yaşa, demokratik sistemlerde eğitim, kültürel ve dilsel çeşitliliğin sağlanması gerektiğini vurguladı.
Milyonlarca çocuk ‘anadil’siz
Milyonlarca çocuğun anadilde eğitim alma haklarından mahrum kaldığını ve 21 Şubat Anadil Günü’nü anadilsiz karşıladığı belirten Yaşa, “Demokratik, toplumsal, bilimsel, laik anadil önündeki engellerin kaldırılması gerekiyor. Her insanın anadilini geliştirmesi, konuşması ve eğitim görme hakkı vardır. Bizler Amed Emek ve Demokrasi Platformu olarak tüm dünya ve Türkiye halklarının 21 Şubat Dünya Anadil Günü’nü kutluyor ve dil ile kültürün önündeki tüm engellerin kaldırılmasını istiyoruz.”
HABER MERKEZİ