Ağustos ayı sonunda Yukarı Karabağ’a işgal saldırılarını başlatan Azerbaycan, Türk ordusu ile Ankara’nın Suriye’den getirdiği paralı çetelerle birlikte Ermenilere saldırmıştı. 10 Kasım’da yürürlüğe giren ateşkese kadar Karabağ’ın önemli bir kısmı Azerbaycan tarafından işgal edilmişti.
Ancak çetelerle birlikte Ermenilere karşı savaşmanın hesabını vermek istemeyen Bakü yönetimi, ülkelerini savunmak için Karabağ’a giden bireyleri ‘terörizmle’ suçlamaya çalışıyor.
Fransa’da yapılan başvuruda, Karabağ’a giden bazı Fransız vatandaşı Ermeniler hakkında ‘ülke dışında yabancı bir güç için savaşmaktan’ dava açılması istendi. ‘Anti-Terör Savcılığı’ ile Paris Savcılığı’na 6 Kasım’da yapıldığı belirtilen başvurularda, eski bir Asala üyesi dahil birçok kişinin yargılanması talep ediliyor.
Fransız savcılıklarının ise Ocak ayında başvurulara ilişkin kararını vereceği ve dava açılıp açılmayacağını netleştirecekleri de öğrenildi.
Fransa, işgal saldırıları boyunca Yukarı Karabağ lehine söylemlerde bulunsa bile askeri destek vermemişti. Ancak ateşkesten sonra Senato tarafından Yukarı Karabağ’ı tanıyan bir tasarı kabul edilmişti.
Yukarı Karabağ, hiçbir ülke tarafından tanınmamış olması nedeniyle Azerbaycan ile yapılan savaş ‘iki devlet arasındaki savaş’ olarak kabul görmüyordu. Azeri makamlarının ise bunu fırsat bilerek, Fransız kanunlarında yer alan açıklardan faydalanarak ‘terörizm’ suçlamasını kabul ettirmek istedikleri görülüyor. Fransız yasaları, bir bireyin vatandaşı olduğu bir devletin emri dışında ve devlet olmayan bir oluşum adına bir başka devlete karşı savaşılmasını yasaklıyor.