“AB Türkiye ile güç dengesini tersine çevirmeli”

0
247

Delegesi Franck Riester, Salı günü Ulusal Meclis’te hükümete yönelik soruları yanıtlarken, “Avrupa birleşmiştir ve bir sonraki Avrupa Birliği Konseyi’nde Avrupa’nın, kendi çıkarlarını daha iyi savunmak ve Avrupa değerlerini daha iyi savunmak için Türkiye ile güç dengesini güçlendirmesini sağlayacak kararlar alması gerekecek” dedi.

Le Fagaro gazetesine de konuşan Riester, “Mevcut durumda bu boykot belli bazı gıda ürünleri ile çok sınırlı” ifadelerini kullandı.

‘ERDOĞAN ENGEL OLAMAYACAK’

Erdoğan’ın Macron’a yönelik hakaretlerini “sert bir dille kınayan” Riester, Müslümanların durumunun Nazi Almanyası’ndaki Yahudilerle kıyaslanmasının da “skandal” olduğunu belirtti.

Riester, “Kuşkusuz tam anlamıyla vatandaştırlar. Fransa açık bir ülke, bir özgürlük ülkesi, ancak tüm bunlara rağmen, değerlerimizi savunmaya ve İslamcı terörizme karşı güçlü ve kararlı bir şekilde mücadele etmeye kararlıyız” dedi.

Riester, şunları ekledi: “Ne Erdoğan ne de bir başkası bunu yapmamıza engel olmayacak” diye ekledi.

‘FİKİRLERİMİZİ SAVUNACAĞIZ’

“Siyasal islamın manipülasyon yaparak İslam yasasını Cumhuriyet yasasının önüne geçirme teşebbüsüne” tepki gösteren Riester, “Bu sözkonusu olamaz. Biz fikirlerimizi savunacağız” şeklinde konuştu.

16 Ekim’de Fransa’da bir öğretmenin başı kesilerek katledilmesi ardından Fransız hükümetinin siyasi-radikal islamcılığa karşı aldığı tedbirler ardından, Türk Cumhurbaşkanı Fransız mevkidaşını hedef alarak hakaretlerde bulunmuştu. Erdoğan ayrıca Fransız ürünlerini boykota çağırmıştı. Dört Türk partisi de ortak bir bildiri ile Macron’u tutumunu kınadı.

Türkiye ile Fransa arasındaki ilişkiler, uzun süredir gergin. Rojava’ya yönelik işgal saldırıları, Libya’ya doğrudan askeri müdahale, Doğu Akdeniz’de yasadışı sondaj faaliyetleri ve Eylül ayı sonunda Türk devletinin Azerbaycan’ı Ermenilere karşı savaşa sürüklemesiyle gerilim daha da tırmandı. Fransız hükümetinin, Samuel Paty isimli öğretmenin katledilmesi ardından Müslüman Kardeşler ile bağlantılı dernek ve camileri kapatmayı öngören tedbirler alması da Türk hükümetini rahatsız etti. Çıkarılması beklenen yeni bir yasa, Türk devletini imam ordusundan da mahrum bırakabilir.

Fransa ve Almanya ayrıca Ekim ayı ortasında, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki pozisyonunu değiştirmesi ve “provokasyonlarına” son vermesi için bir kaç hafta süre tanımıştı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz