Hem Almanya iç hat hem de Avrupa’nın bir ucundan diğerine uçuşlarının artmasıyla çevre kirliği tartışmaları da arttı. Örneğin Alman Federal Çevre Dairesi’nin verilerine göre Almanya’dan Maldivler’e uçan bir uçak 5 bin karbondioksit (CO2) salınımına yol açıyor. Bu salınım ancak ortalama bir aracın karayoluyla yapacağı 30 bin kilometre sonucunda ortaya çıkıyor.
Almanya’nın muhalefet partilerinden Sol Parti cephesinden ise hava yolu şirketlerinin uçuşlarının sınırlanması için yeni bir öneri geldi. Sol Parti Eş Başkanı Bernd Riexinger hava yolu taşımacılığının özel şirketlerin elinden alınarak devletin elinde olmasını talep etti. Riexinger Funke Medya Grubu’na konuşan Riexinger, uçuş şirketlerinin kafalarına göre hareket etmemesi için hava yolu taşımacılığının kamuya ait olmasına gerektiğini belirtti.
Enerji dağıtımı ve demir yolu taşımacılığı gibi hava yolu taşımacılığının devlet tarafından yönetilmesini isteyen Sol Parti lideri “Hava yolu şirketlerinin iklim değişikliğini tetikleyen çevre kirliliği yaratmasının en önemli nedeni özelleştirilmiş olmalarıyla bağlantılı ucuz bilet satmalarıdır. Çünkü bu sektörde vahşi bir rekabet mücadelesi ortaya çıkmıştır, bunun önüne ancak devletin sektörü ele geçirmesiyle geçilir” diye konuştu.
KARBONDİOKSİTİN YÜZDE 71’İ YÜZ ŞİRKETİN SUÇU!
Dünyadaki karbondioksit salınımının yüzde 71’inden yüz şirketin suçu olduğuna dikkat çeken Riexinger devamla “Şirketlerin çevreye zarar vermelerini engellemek için serbest piyasanın yeniden düzenlenmesi gerekiyor” çağrısını yaptı. Son günlerde Almanya’da tartışılan olası iklim göçlerine ilişkin de Sol Parti lideri “Dünyanın iklimini bozarsak iklim göçlerine de hazır olmalıyız” şeklinde konuştu.
İklim göçlerine ilişkin uyarıyı ilk kez Akdeniz’de mültecileri kurtardığı için İtalya’da gözaltına alınıp serbest bırakılan Alman kaptan Carola Rackete tarafından dile getirilmişti. Geçtiğimiz hafta Yeşiller Partisi’nin eş başkanı Robert Habeck’ten de aynı konuya ilişkin farklı bir öneri gelmişti. Habeck, fiyatları çok düşen olan uçak biletlerinin pahalılaşmasını, fiyatları yüksek olan tren biletlerinin de düşürülmesini istemişti.
ÇEVRE VERGİSİ GELEBİLİR!
Almanya’da bir süredir ısınma ve ulaşımdan kaynaklanan karbondioksit (CO2) salınımlarının çevreye verdiği zararlar tartışılıyor. Değişik çevrelerden uzmanlar ve organizasyonlar ise Angela Merkel’in başbakanlığındaki hükümete bu zararların en aza indirilmesi konusunda önerilerde bulunuyorlar. Son olarak Temmuz ayının ortalarında hükümete danışmanlık yapan Ekonomik Uzmanlar Konseyi iklim korumaya yönelik bir rapor hazırlamıştı.
Başbakan Merkel’e sunulan raporda hem akaryakıta çevreyi kirlettiği ölçüde hem de konutların ısıtılmasında salınan karbondioksit oranına göre ek vergilendirmelerin getirilmesi öneriliyordu. Bunun gibi bir dizi önlem sıralayan uzmanlar, en geç 2030 yılında sona ermesi tasarlanan geçici bir çözüm planının hayata geçirilmesini istemişlerdi.